PeyamaKurd Rojavada 11 Haziranda yapılmak istenen yerel seçimler, hem bölgesel hem de uluslararası çapta tartışmalara konu olmuştu durumda. Kuzey ve Doğu Suriye Yüksek Seçim Komisyonu bugün yaptığı açıklamada, seçimlerin ağustos ayın ertelendiğini duyurdu.
Ülkenin bu bölümünün önemli bir kısmında yönetimi elinde bulunduran Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetiminin (Rojava) düzenlemek istediği seçimlere Türkiye açıktan sert tepki gösteriyor.
Fiili yönetimi desteklemesine karşın, ABD de seçimler için şartların uygun olmadığını savunuyor. Bölgedeki siyasi partilerin ise seçimlere dair yaklaşımları farklı şekilde.
Kürdistan Demokratik Partisinin (KDP) siyasi çizgisinde Suriyede faaliyet gösteren partiler, seçimleri boykot ediyor.
Seçimleri düzenleyen kurumlar ise bir iptalin söz konusu olmadığını belirtiyor.
BBC Türkçe, Rojavadaki seçimlerle ilgili merak edilenleri araştırdı.
Seçimi kim, neden düzenliyor?
2011de Suriyede başlayan iç savaşın ilk yıllarında ülkenin kuzeyindeki bölümler, önemli oranda Suriyeli Kürt güçlerin denetimine geçti.
Ana gövdesini Demokratik Birlik Partisinin (PYD) oluşturduğu, sol eğilimli bir çatı örgütü olan Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM), birçok bölgede siyasi kontrol kurdu.Bu yapının askeri gücü ise Halk Koruma Birlikleri (YPG) oldu.
Cezire, Afrin ve Kobanide kanton sistemiyle başlayan fiili özerk yapılanma, IŞİDten alınan topraklarla Arap bölgelerine doğru genişlerken Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi adını aldı.
Bu bölgede geçtiğimiz yıllarda da çeşitli seçimler yapıldı.
Rojavanın yasama organı Suriye Demokratik Konseyi (SDM) Nisan ayında yeni bir seçim yasasını onayladı ve Yüksek Seçim Komiserliğini belirledi.
Bunun ardından yerel seçimler için önce 30 Mayıs tarihi öngörüldü, ardından bir ertelemeyle bu tarih 11 Haziran olarak güncellendi. Fakat, Kuzey ve Doğu Suriye Yüksek Seçim Komisyonu bugün yaptığı açıklamada, seçimlerin ağustos ayın ertelendiğini duyurdu.
TEV-DEM yaptığı bir açıklamayla 11 Haziran seçimlerinin iptalinin söz konusu olmadığını belirtmişti.
Söz konusu seçimler, kanton olarak tanımlanan yedi ayrı bölgede yapılacak:
Bunlar Cezire, Deyr Ez Zor, Rakka, Fırat, Menbic, Afrin-Şehba ve Tabka.
Bu bölgelerdeki altı büyükşehir, 40 şehir ve 105 beldede sandıklar kurulacak.
Türkiyeye yakın silahlı milis grupların kontrolündeki alanlarda ise seçim yapılmayacak. Seçime, bazıları aralarında ittifak kuran 30 siyasi parti katılacak.
KDP çizgisindeki partiler neden boykot ediyor?
KDP çizgisindeki siyasi partilerin çatı örgütü Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ise seçimleri boykot ediyor.
Konseyin Başkanlık Kurulu üyesi Süleyman Oso, partilerinin seçimler için kayıt yaptırmadığını çünkü seçimlerin adil olmayacağını söyledi. Ayrıca, PYDnin askeri anlamda güçlü olduğunu ve binlerce kişilik güvenlik gücünün insanları kendi adaylarına oy vermeye zorlayacağını, seçim sonuçlarının önceden belli olduğunu ve katılımlarının süreci meşrulaştıracağını belirtti.
ABDnin tepkisi ne oldu?
Amerika, hem YPGyi hem de genel olarak filli Özerk Yönetimi destekliyor. ABDden şartlar ve zamanlama gerekçeleriyle bu seçime destek açıklaması gelmedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel 30 Mayısta yaptığı açıklamada, Suriyedeki herhangi bir seçimin ancak belli koşullar sağlandıktan sonra sağlıklı bir şekilde yapılabileceğini belirtti.
PYD Eş Genel Başkanı Salih Müslim ise bu açıklamayla ilgili, Diplomatik bir söylem ve Türkiyeyi kışkırtmamak amaçlıdır yorumunu yaptı.
Türkiye, yıllardır bu politikayı eleştiriyor ve bir NATO müttefiki olarak ABDnin bu desteğini kabul edilemez bulduğunu belirtiyor.
Türkiye neden tepkili?
Türkiye, PYD-YPGyi PKKnın bir kolu olarak görüyor ve terör örgütü olarak değerlendiriyor.
Ankara, Rojavadaki fiili özerk yönetim modelini, Suriyenin toprak bütünlüğüne karşı ve Türkiye açısından güvenlik tehdidi oluşturan bir süreç olarak ele alıyor.
Bu açıdan Türkiye, Rojavadaki seçim gündemine de başından bu yana tepkili.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Mayısta EFES-2024 tatbikatında yaptığı açıklamada, Türkiye, güney sınırlarının hemen ötesinde Suriyenin ve Irakın kuzeyinde bölücü örgütün bir teröristan kurmasına asla izin vermeyecektir. Oldubittiler karşısında daha evvel yapılması gerekiyorsa, ne yapılması gerekiyorsa onu yaptık, aynı durumla karşılaşmamız halinde harekete geçmekten yine çekinmeyiz diye konuştu.
Bu açıklamanın ardından Türk medyasında, Türk Silahlı Kuvvetleri Suriyenin kuzeyindeki yeni bir asker harekt mı düzenleyecek? sorusu tartışılmaya başlandı.
Rojava Yönetimi ise yayımladığı açıklamayla, kendileri ve Şam arasındaki konuların Suriyenin iç meseleleri olduğunu, Türkiyenin güvenliğiyle ilgisi olmadığını belirtti.
Ayrıca Rojavadaki 33 parti ve örgüt ortak bir açıklama yaparak, seçime katılan partilerin Suriyenin birliğini savunduğunu, bu deneyimin komşu ülkeler için tehdit oluşturmadığını belirtti.
Türkiyeye, demokratik deneyim olarak tanımlanan sürece olumlu yaklaşma çağrısı yapıldı.
Esad yönetimi nasıl yaklaşıyor?
Şam yönetimden seçimlere yönelik henüz bir açıklama yapılmadı.
4 Haziranda Suriyenin resmi haber ajansı SANAda yer alan habere göre ise Suriye Dışişleri Bakanı Faysal El Mikdad, Suriye-Türkiye diyaloğunun temel şartı, Ankaranın işgal ettiği topraklarımızdan çekilmeye hazır olduğunu beyan etmesidir diye konuştu.