"Sadece Türkiye ve Irak için değil, daha geniş bir bölge için de riskler yüksek"

PeyamaKurd - Türkiye'nin PKK güçlerine karşı hamleleri artarken Irak, Türkiye'ye taviz vermeye devam ediyor. Türkiye ve Irak güvenlik anlaşması bölgenin dengelerini kökten etkileyebilecek bir potansiyele sahip. İngiltere merkezli yayın yapan ö...

Haberler 06.09.2024 - 17:27 Son Güncelleme : 19.09.2024 - 03:57

PeyamaKurd - Türkiyenin PKK güçlerine karşı hamleleri artarken Irak, Türkiyeye taviz vermeye devam ediyor. Türkiye ve Irak güvenlik anlaşması bölgenin dengelerini kökten etkileyebilecek bir potansiyele sahip.

İngiltere merkezli yayın yapan önemli yayın organlarından The New Arabda, Türkiye ve Irak arasında şekillenen güvenlik doktrininin bölgeye olası etkilerinin değerlendirildiği bir analiz yayınlandı.

İki ülke arasındaki güvenlik anlaşmasının PKKnin bölgedeki varlığını bitirmeye yönelik kritik bir hamle olduğu tespiti yapılan analizde, anlaşmanın yarıca Türkiyenin bölgedeki nüfuzunun artmasına işaret ettiğine de dikkat çekildi.

Analizde ayrıca; Irak ve Türkiye arasındaki ilişkilerin önümüzdeki yılları şekillendirebilecek çok önemli bir kavşakta olduğu ve bu kavşağın, bölgenin dengelerini kökten etkileyebileceği belirtildi.

Anlaşma, Türk güçlerinin kesin çekilmesini öngörmüyor

Türkiye ile Irak arasında kısa bir süre önce imzalanan mutabakat zaptı, Ankaranın Kürdistan Bölgesindeki rolüne ilişkin tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Her iki hükümet de bu anlaşmayı ikili ilişkilerin geliştirilmesi yönünde tarihi bir adım olarak nitelendirirken, anlaşmanın Türkiyenin bölgedeki nüfuzunun artmasına işaret edebileceğine dair endişeler de artıyor. çünkü; Türkiye ile Irak arasındaki ilişkiler, PKKnin Iraktaki varlığı nedeniyle her zaman gergin olmuştur.

İki ülke arasındaki mutabakat zaptı, terörle mücadele ve sınır ötesi suçların önlenmesini de kapsayacak şekilde geniş olmakla birlikte, Türk askerlerinin bölgeden çekilmesini kesinlikle öngörmüyor.

***

Iraklı siyasi bir analist olan Abdul Ghani Ghazban; Türkiyenin askeri operasyonlarının sınırlı bir menzile yönelik olması gerekiyordu. Ancak Türkiye şimdi kalıcı üsler ve kontrol noktalarıyla yaklaşık 40 kilometre üzerinde etki sahibi dedi.

***

Mutabakatın C bendi problemler yaratabilir

Mutabakat Zaptının Başika kampını ortak eğitim üssü olarak içermesi özellikle tartışmalı bir konu. Irak geçmişte ABDli danışmanlara ev sahipliği yapmış olsa da Türk askeri danışmanların bölgeye girişi bazı kesimler tarafından tepki ile karşılandı.

Ghazban ekliyor, Türkiye pragmatik bir devlettir ve her zaman kendi çıkarlarını ön planda tutar. Geri çekilme için net koşulların olmaması önemli bir risk oluşturuyor ve Türkiye belirlediği hedeflere her an yeni saldırılar yapabilir.

Zira; Mutabakat Zaptının üçüncü maddesi olan C bendine göre, her iki devlet de kendi ulusal yasaları uyarınca, her iki ülkeye karşı yasaklı grupların ya da terör örgütlerinin propaganda ve eleman kazanma faaliyetlerini engellemek için uygun tedbirleri alabilirler.

Nitekim; güvenlik anlaşmasının imzalanmasının ardından, Türk insansız hava araçları Süleymaniyenin Said Sadık bölgesinde bir aracı hedef almış ve PKK tarafına yakınlığı ile bilinen iki kişiyi öldürmüştü.

Bölgedaki siyasi analistlerden Bahrooz Jaafar ise bu gelişmelerin ardından yaptığı değerlendirmede, Türkiyede önemli bir iç olay meydana gelmedikçe, ülkenin politikalarını değiştirmesi ya da Kuzey Irak ve Suriyeden çekilmesi pek olası değil. Bunu anlıyoruz dedi.

***

Stratejik çıkarlar ve bölgesel etkiler

Türkiyenin uzun vadeli niyetlerine ilişkin tartışmalarda girdiği bölgelerde kalıcı olması ihtimali beliriyor. Musul, Kerkük ve Duhok, sadece stratejik olarak önemli değil, aynı zamanda petrol rezervleri nedeniyle ekonomik olarak da değerlidir.

Zira Türkiye, Osmanlı döneminden kalma haklarını gerekçe göstererek bu bölgelere tarihsel olarak her zaman ilgi göstermiştir.

Bölgede baskın bir güç olan Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) de PKKnin varlığından rahatsız.

KDP üyesi ve Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyinin Türkiye ile imzalanan güvenlik anlaşmasını partisinin çıkarlarıyla uyumlu olduğunu belirtiliyor.

***

Tahran yakından takip ediyor

Bir diğer kilit ülke olan İran ise bu gelişmeleri yakından takip ediyor. Tahranın kuzey vilayetlerde, özellikle de milisler ve siyasi ittifaklar aracılığıyla nüfuz sahibi olduğu Kerkük ve Sincarda (Şengal) önemli çıkarları var.

Türkiye sınırından Körfeze kadar uzanan 1.200 kilometrelik Kalkınma Rotası projesi, karayolu ve demiryolu altyapısını geliştirerek Irak ekonomisini canlandırmayı amaçlıyor.

***

Daha geniş bir bölge için de riskler yüksek

Irak hükümetinin PKK güçlerini yasaklama ve ilgili siyasi partileri feshetme kararı, gerilimi azaltmayı ve işbirliğini geliştirmeyi amaçlayan Türkiyeye verilmiş önemli bir tavizdir. Söz konusu Mutabakat Zaptı uygulanırken, uluslararası toplum bu süreci yakından izleyecektir.

Sadece Türkiye ve Irak için değil, daha geniş bir bölge için de riskler yüksek.

Anlaşma güvenlik ve istikrarı arttırırsa, benzer sınır ötesi sorunlarla karşı karşıya olan diğer ülkeler için bir model teşkil edebilir.

Zira; Türkiyenin Iraktaki askeri varlığını sürdürme kararlılığı ve muğlak çekilme taahhütleri uzun vadeli bir stratejiye işaret ediyor.

Gelinen noktada Irak ve Türkiye, önümüzdeki yıllarda ilişkilerini şekillendirebilecek çok önemli bir kavşakta bu kavşak bölgenin dengelerini kökten etkileyebilir.

Ana Sayfaya Git