Davutoğlu: Suriye’de otonom bir bölgeye karar verilirse Türkiye paniğe kapılmamalı

PeyamaKurd - Davutoğlu, ”Büyük devletler telaşa kapılmaz. Kürtlerin sisteme katılması sağlanmalı. Sanki bütün Kürtler YPG gibi bir algı var. Suriyeli Kürtler de diğer halklar gibi eşit hakka sahip bir topluluk olarak ilan edilmeli.” dedi. Gelecek Par...

Haberler 21.12.2024 - 12:13 Son Güncelleme : 22.12.2024 - 06:23

PeyamaKurd - Davutoğlu, Büyük devletler telaşa kapılmaz. Kürtlerin sisteme katılması sağlanmalı. Sanki bütün Kürtler YPG gibi bir algı var. Suriyeli Kürtler de diğer halklar gibi eşit hakka sahip bir topluluk olarak ilan edilmeli. dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, KRTde Seçil Özerin programında önemli açıklamalar yaptı.

T24ten Candan Yıldızın Ahmet Davutoğlunun programda yaptığı açıklamaları derlediği yazısı şöyle:

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, KRTde Seçil Özerin programında önemli açıklamalar yaptı. Gözden kaçmasın istedim.

Hatırlayalım Davutoğlu, uzun yıllar Erdoğanın Başbakan olduğu dönemde danışmanlığını yapan bir isim. Eski Dışişleri bakanı ve 20142016 yılları arasında başbakanlık yaptı.

Arap Baharı sonrası Türkiyenin Suriye politikasının mimarlarından biri olarak çok eleştirildi. Türkiyenin Suriyede ne işi var itirazlarına muhatap oldu.

Suriyedeki vekalet savaşının yeni bir aşamasında artık yeni bir dönem var. Bu yeni dönemin öne çıkan ülkesi Türkiye

Ahmet Davutoğlunun konuk olduğu programda ben de soru soran gazeteciler arasındaydım, not düşülmesi gereken açıklamalarda bulundu.

Seçil Özerin Türkiye ne yapmalı, Suriyede federatif bir yapıyı mı desteklemeli sorusuna Davutoğlu, Türkiyenin Suriyedeki Kürtlerle ilişkisini de ilgilendiren bir yanıtı oldu.

Davutoğlu şöyle dedi:

Herkesin temsiliyeti üniter bir devlet altın sağlanırsa üniter devlet. Federatif olup olmayacağına Suriyeliler karar vermeli. Irak işgali sonrası federatif yapı zorunluydu. Kürtler ve Araplar Molla Mustafa Barzaniden bu yana savaşmışlar. Kürtler Halepçeyi yaşamış. Türkiyede Kürt ve Türk savaşı olmamış. Şimdi niye olsun. Eğer Suriyeliler otonom bir bölge kararı verirse Türkiye paniğe kapılmamalı. Büyük devletler telaşa kapılmaz. Kürtlerin sisteme katılması sağlanmalı.

Sanki bütün Kürtler YPG gibi bir algı var. Suriyeli Kürtler de diğer halklar gibi eşit hakka sahip bir topluluk olarak ilan edilmeli. Suriyeli Kürtlere yönelik herhangi bir zulme karşı olduğunu Türkiyenin duyurması lazım. Dürziler de sisteme dahil edilmeli. İsrailin Dürzileri istismar etmesi önlenmeli. Türkiye Alevi-Sünni ayrımına asla izin vermemeli.

Benim Türkiye Rojava bölgesine operasyon yapabilir mi soruma da Davutoğlu şu yanıtı verdi:

20 Ocakta Trump göreve gelene kadar çözüm bulunmalı ve sonrasında ABD ile konuşmalı. Teröre bulaşmışlar uzaklaştırılmalı. Devlet refleksini kaybeden bir güruh var. Herkesi tehdit görüyor. En büyük tehdit de Kürtler. Bu ezberin bozulması gerekiyor. Erbili ben niye tehdit göreyim. Onları gözü kulağı Türkiyede. Türkiye Soğuk Savaş döneminde ölçeğini küçülttü.

Türkiyenin Suriyedeki ölçeği YPG tehdidi olamaz. Herkesi düşman görürseniz nasıl büyüyeceksiniz nasıl ekonomik güçlenecek. ABDnin himayesinde kurulacak otonom bir yapı ya da devletçik anti emperyalistlerin savunacağı bir şey değildir. Teröre bulaşmışlar uzaklaştırılmalı. Türkiye ABDden önce Kürtlerin hakkını savunmalı.

Davutoğluna göre Suriyede risk sürüyor. Ve Türkiye soğukkanlı bir şekilde devreye girmeli. Asla Suriyeyi yönetmek için değil, yardımcı olmak için devreye girmeli.

Suriye eşit ilişki kurduğumuz komşu bir devlettir. Erdoğan ve Fidanın mesafeli durması doğrudur. Orada kardeş bir halk var ve kendi savaşını yaptı onlar kazandı. Biz kazandık demeye gerek yok. Bu genel algı anlamında doğrudur. Rusya ve ABD geriliminin Suriyede yaşanmamasını sağlamak lazım. Rusya ile yeni yönetim arasında köprüyü Türkiye kurmalı. Esad Rusyada diye kaybeden Rusya görüntüsü vermemek lazım. İranı da,Arap ülkelerini de katmak gerekiyor.

Hakan Fidanın siyasete girişinde etkili bir isim olan Davutoğlunun Suriye konusundaki birikimi devletin kurumlarına ulaşıyor mu bilinmez ama Bülent Arınçın zikrettiği bir isim olması da tesadüf olmasa gerek.

Ana Sayfaya Git