Diyarbakır'da 54 çocuğa ait mezarlık bulundu

PeyamaKurd - Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde eski bir taş ocağı olduğu değerlendirilen alanda yürütülen arkeolojik kazıda, 54 çocuğa ait mezarlık bulundu. Yaşları 0 ile 6 arasında değişen 54 çocuğun gömülü olduğu mezarlığın incelenmesine uzman ekip...

Haberler 04.01.2024 - 21:10 Son Güncelleme : 21.11.2024 - 15:15

PeyamaKurd - Diyarbakırın Kulp ilçesinde eski bir taş ocağı olduğu değerlendirilen alanda yürütülen arkeolojik kazıda, 54 çocuğa ait mezarlık bulundu. Yaşları 0 ile 6 arasında değişen 54 çocuğun gömülü olduğu mezarlığın incelenmesine uzman ekipler tarafından devam ediliyor. Diyarbakır Müze Müdür Vekili Müjdat Gizligöl, bölgenin nekropol alana dönüştürülüp çocukların gömüldüğünü söyledi. Antropolog Dr. Akbaş ise Bunların erken Hristiyanlık dönemine ait olduklarını düşünüyoruz. dedi.

Diyarbakırda eski taş ocağındaki kazıda çocuk mezarları ortaya çıkartıldı. İnkaya Mahallesinde farklı alanlarda yapılan yüzey araştırmasında Bizans İmparatoru 1. Anastasius dönemine ait sikke bulunmasının ardından bölgede Diyarbakır Müze Müdürlüğünce 2021de başlatılan kazılar, 15i uzman, 35 kişilik bir ekiple sürüyor.

Geçen yıl 1500 yıllık kilise kalıntısı bulunmasının ardından çalışmaların yürütüldüğü bölgede eski taş ocağı olarak değerlendirilen alanda kazı çalışması başlatıldı.

Kazılarda çocuk mezarıyla karşılaşan ekipler, bu noktadaki çalışmalarını yoğunlaştırdı. Mezarlarda bulunan kemikler incelenmek üzere Müze Müdürlüğüne ait kazı evinde muhafaza altına alındı.

Diyarbakır Müze Müdür Vekili Müjdat Gizligöl, 2018de Devlet Su İşlerinin destekleri, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izni doğrultusunda kırsal İnkaya Mahallesinde çalışmalara başladıklarını söyledi.

Geçen yıl eski taş ocağı olarak değerlendirdikleri alanda çalışmalara başladıklarına işaret eden Gizligöl, şunları kaydetti: Burada yaptığımız kazı çalışmalarında şu ana kadar 50 mezar bulduk. Bugün de 4 mezara ulaştık. Şu anda kaldırma işlemleri devam ediyor. Yani toplamda 54 mezarın olduğunu biliyoruz. Bu bakımdan bizim için çok ilginç bir sonuç. Muhtemelen burası taş ocağı olarak kullanıldıktan sonra bir nekropol (toplu mezarların bulunduğu yer) alana dönüştürüldü ve sadece çocuklar buraya gömüldü.

Bazı mezarlara birden fazla çocuğun gömüldüğünü tespit ettiklerini dile getiren Gizligöl, Mezarların etrafında kireç taşından sanduka oluşturulmuş ve kireç taşıyla üzeri kapatılmış. Mezarlar, doğu-batı doğrultusunda, gelişigüzel bir gömülme yok. ifadelerini kullandı.

Toplanan kemikleri kazı evine götürdüklerini belirten Gizligöl, Kemiklerin yaş, cinsiyet ve ölüm sebepleri hakkında ayrıntılı bir çalışma yürütülecek. Tamamının çocuk bireylere ait olduğu mezarlık bir alan, çok karşılaşılan bir durum değil. dedi.

Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde araştırma görevlisi ve antropolog Dr. Nazlı Akbaş da daha önce alanda yapılan kazılarda kilise kalıntısı bulunduğunu hatırlatarak, kilisenin erken Bizans Dönemine ve yaklaşık 1500 yıl öncesine tarihlendirildiğini düşündüklerini ifade etti.

Akbaş, kilisede mezarlar tespit edilmesine ilişkin şunları söyledi:

Erken Bizansta aziz ve şehit kültürü olduğu için kiliselerde yerleşim içi gömüler söz konusu olabiliyor. Taş ocağı ismini verdiğimiz bu alanda 0 ile 6 yaş aralığında sadece bebek ve çocuklara ait mezarlar bulundu. Yapılan ön inceleme doğrultusunda, bebek ve çocukların herhangi bir salgından dolayı ölmüş olduklarını düşünmediklerini belirten Akbaş, detaylı iskelet çalışmasının henüz gerçekleştirilmediğini ifade etti.

Ön incelemelerde bazı hastalıklar tespit ettiklerini dile getiren Akbaş, şunları kaydetti:

Bu dönem ve bu coğrafya için anemi oldukça yaygın bir hastalıktı. Fakat hepsinde gözlemlediğimiz bir salgın hastalık belirtisi yok. Bebeklerin söz konusu alana gömülmesinin Hristiyanlığın erken Bizans dönemindeki vaftiz kültürüyle ilişkili olduğunu düşünüyoruz. Erken Hristiyanlık döneminde vaftiz edilenler genelde yetişkinler oluyordu. 10uncu yüzyıldan sonra çocukların vaftiz edilmesi gerektiği yasallaştı. Bunların erken Hristiyanlık dönemine ait olduklarını düşünüyoruz. Bu nedenle vaftiz edilmemiş yani henüz Hristiyan olmayan bebek ve çocuklar. Vaftiz edilmediği için de kilise içine değil de kilise dışına gömülme ihtimali üzerinde duruyoruz.

çocukların gömüldüğü mezar örneğinin Afyonkarahisardaki Amorium kazılarında da bulunduğunu ifade eden Akbaş, orada 10uncu ve 11inci yüzyıla tarihlendirilen mezarlığın belli bir alanında sadece bebek ve çocukların gömülü olduğunun ortaya çıktığını, mezarlığın yakınında da bir vaftizhane tespit edildiğini ancak Kulptaki kazıda vaftizhaneye rastlanmadığını söyledi.

Kazı ekibinden arkeolog Başak Oban da alanda çocuk mezarlarıyla karşılaştıklarında hem şaşırdıklarını hem de heyecanlandıklarını belirtti.

Oban, Gittiğim hiçbir alanda toplu olarak bu kadar çok çocuk mezarına rastlamadım. Bir alanda toplu olarak sadece çocuklara ait mezarlığın bulunması ilginç bir durum. ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Ana Sayfaya Git