Hatimoğulları: Alevilerin süreçle ilgili kaygılarının farkındayız

Hatimoğulları: Alevilerin süreçle ilgili kaygılarının farkındayız

PeyamaKurd - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, burada yaptığı konuşmada Alevilerin tarih boyunca yaşadığı acılara dikkat çekerek, eşit yurttaşlık vurgusu yaptı. Hatimoğulları, "Bu topraklarda yaşayan bütün halklar eşit yurttaş olarak tanımlanana dek mücadelemiz ortaktır" dedi.

Hatimoğulları, konuşmasında Ortadoğu’da yaşanan Alevi katliamlarını hatırlatarak şunları söyledi:

"Bu coğrafya, bu topraklar ne yazık ki halkların kanıyla, acılarıyla yoğrulmuş. Ortadoğu coğrafyası tarih boyunca neredeyse gün yüzü görmedi. Geçmiş dönemde yaşanmış çok sayıda Alevi katliamının 21. yüzyılda devam ettiğine acı acı tanıklık ediyoruz. Evet, bugün Suriye'de Alevi canlarımız son altı yüzyılın en büyük katliamlarından birini yaşadılar. Süleymaniye'de bir kadın konferansına katılmıştım. Oraya Suriye'den gelen Alevi kadın delegelerle bir arada olduk ve yaşanan katliamları onların ağzından dinledim. Resmi rakamlara göre 6 bin Alevi canımız Suriye'de katledildi. Kadın delegeler bunun en az iki katı olduğunu söyledi.

O canlarımız işkenceyle katledildi ve bitmedi. Bakın, şimdi Dürzilerin üzerinden bir oyun oynanıyor ve çok büyük bir katliamın kapıları açıldı."

“Birlikte karşı duracağız”Alevilere yönelik baskıların emperyalist politikaların sonucu olduğunu söyleyen Hatimoğulları, birlik çağrısı yaptı:

"Tarih boyunca bu acılara tanıklık eden, yaşayan, iliklerine kadar hisseden biz Aleviler artık bu emperyalist sistemin oyunlarına hep beraber dur demeliyiz. Bizleri bölüp parçalayan, bizleri katleden, birbirimize kırdırtan, halkları birbirine düşman eden politikaların son bulması için birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olmalıyız."

Aşurenin temsil ettiği anlamlar üzerinden toplumsal dayanışma mesajı veren Hatimoğulları, şöyle devam etti:

"Değerli canlar bugün aşure. Aşurenin çok önemli bir anlamı var. Farklı malzemeler bir tencerenin içine giriyor, pişiyor. Hiçbiri kendi rengini, tadını kaybetmiyor ama ortaya yepyeni bir tat, bir lezzet çıkıyor. Bu bize gösteriyor ki Alevi canların bugüne kadar inandıkları inanç ve savundukları felsefe işte tam da budur. Farklı renklerden, farklı halklardan, farklı inançlardan insanların bir arada ve ortak yaşamının sembolüdür. Aşure bizim için aynı zamanda direnişin sembolüdür. Biz bu direnişin çocukları olarak, insanların bir beraber ama eşit ve kardeşçe yaşamasını savunmak durumundayız. Bizler bunu yapabiliriz. Bizler gerçekten korkuyu Kerbela’da bırakanlarız. Bizler 'Enel Hak' diyen Hallacı Mansur’un, Pir Sultanların, Baba İshakların ve direnen canların torunlarıyız. Bizler Seyid Rızaların torunlarıyız ve onlardan öğrendiğimiz öğretiyle direnmeye devam edeceğiz."

"Bu kaygılarınızı boşa çıkaracağız"

Konuşmasının sonunda barış süreciyle ilgili Alevi toplumunun taşıdığı endişelere değinen Hatimoğulları, bu sürecin tüm halklar için eşit yurttaşlık temelinde şekillenmesi gerektiğini vurguladı:

"Barış ve Demokratik Toplum Sürecinden geçiyoruz. Alevi canlarımızın bu sürece ilişkin kaygıları büyük. Biz bunun farkındayız, bundan emin olun. Bu kaygılarınızın hepsini boşa çıkaracağız. Gerçekten bir barış, gerçekten bir eşitlik, gerçekten bir kardeşlik sağlanana dek ve başta Aleviler olmak üzere bu topraklarda yaşayan bütün farklı halklardan ve inançlardan insanların eşit yurttaşlık hakkı temelinde bütün hakları tanımlanana dek bu mücadelemiz ortaktır. Bir olacağız, beraber olacağız. Aşk ile hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum."

Bu Haber 191 defa okunmuştur.