Karayılan: Devlet bizi doğru anlamalı, barışa da savaşa da hazırız

PeyamaKurd - PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, örgütün feshedilmesi ve silah bırakma çağrısının ancak Öcalan’ın yapabileceğini belirterek, “Bu savaşta kimse, 'ben yendim, kazandım' diyerek ucuz bir zafer yaratamaz” dedi.
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, örgüte yakın bir TV kanalında yayınlanan özel programda, Abdullah Öcalan’ın yaptığı son çağrıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Karayılan, sürecin başarıya ulaşması için devletin adım atması gerektiğini vurgulayarak, "Devlet bizi doğru anlamalı" dedi.
2025 Newrozu’nun tarihsel bir süreçte karşılandığını belirten Karayılan, halkın bu Newroz'u "Önderliğe Özgürlük ve Demokratik Toplum" şiarıyla karşıladığını ifade etti.
Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün Kürt sorununun çözümü anlamına geldiğini vurgulayan Karayılan, "Önderliğin özgürlüğü, aynı zamanda Kürt halkının özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümüdür. Kürt ve Türk halklarının barışı için de kritik bir adımdır. 2025 Newrozu’nun, bu özgürlüğün gerçekleştiği yıl olması için herkesin çaba göstermesi gerekiyor" dedi.
Karayılan, Newroz’un kitlesel bir şekilde kutlanması gerektiğini belirterek, Diyarbakır Newrozu’na özel bir vurgu yaptı. "Önder Apo’nun özgürlüğü ve çözüm talebi en güçlü şekilde dile getirilmelidir. 2013’te 2 milyon kişinin katıldığı Amed Newrozu bu kez daha büyük olmalıdır" ifadelerini kullandı.
"Devlet bizi doğru anlamalı"
PKK'nin kongre toplaması, feshedilmesi ve silah bırakmasının ancak Abdullah Öcalan tarafından yönlendirilmesiyle mümkün olduğunu belirten Karayılan, "52 yıllık mücadele, 41 yıllık savaşın ardından bu tür kararlar kolay alınmaz. Önder Apo bu süreci yönetebilmelidir. Kendisiyle barış yapmaya çalıştığımız devletin bizi doğru anlaması gerekiyor" dedi.
Karayılan, sürecin işlemesi için Abdullah Öcalan’ın özgür hareket etmesi gerektiğini, dışarıdan mesaj göndermenin yeterli olmadığını belirterek, "Evet, belki kongre alanına gelemez ve dışarıdan katılır; Önder Apo süreçten kopuk olmamalı, kongrenin tüm aşamalarına dahil olmalıdır. Heyetler gidip gelmeli, sürecin sağlıklı ilerlemesi için uygun koşullar sağlanmalıdır" diye konuştu.
"Devlet de üzerine düşeni yapmalı"
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin "Öcalan çağrı yapsın, Meclis’te konuşsun" sözlerine de değinen Karayılan, "PKK olarak biz de olumlu cevap verdik ve sürecin işlemesi için ateşkes ilan ettik. Ancak bu sürecin devam edebilmesi için devletin yasal düzenlemeler yapması ve Önder Apo’nun önünü açması gerekiyor. Savaşın sürdüğü bir ortamda kongre tarihi veya yeri tartışmak anlamsızdır" dedi.
Karayılan, savaşçı ve komutan kadrosunun büyük çoğunluğunun 1999 sonrası PKK’ye katıldığını belirterek, "Bu arkadaşlar, Önderliğin özgürlüğü için bu mücadeleye dahil oldu. Önderliğin sesini duymadan ikna olmaları mümkün değil" diyerek teknikj düzenleme ile Öcalan’ın kongreye bağlanması gerektiğini söyledi.
"Barış dili kullanılmalı"
Barış sürecine zarar verecek bir dil kullandığını söyleyen Karayılan, "Eğer bizim yaptığımız şiddet ‘terör’ olarak adlandırılıyorsa, devletin de Kürt halkına karşı uyguladığı baskılar ve faili meçhul cinayetler de görülmelidir. Barış istiyorsak, kullanılan dil de barış dili olmalıdır" dedi.
Karayılan, hem devlet içinde hem de Kürt tarafında süreci sabote etmek isteyen kesimler olduğuna dikkat çekerek, "Ortadoğu'daki birçok güç, bu savaşın devam etmesini istiyor. Rant elde eden kesimler var. Bu yüzden Önder Apo savaş eksenini değiştirmek istiyor" dedi.
"Kimse ‘kazandık’ diyemez, gerçekleri görmek lazım"
“Bu savaşta kimse, 'ben yendim, kazandım' diyerek ucuz bir zafer yaratamaz” diyen Karayılan, savaşın 41 yıldır sürdüğünü ve hiçbir tarafın diğerini yok edemediğini belirterek, "Ne biz devleti Kürdistan'dan çıkarabildik ne de devlet bizi tasfiye edebildi. Sonuç patadır ve bunu kabul etmeleri gerekir" dedi.
Abdullah Öcalan’ın Türkiye için bir demokratik dönüşüm modeli sunduğunu ifade eden Karayılan, "Türkiye, darboğazdan çıkış için Kürtlerle barış yapmalıdır. Önder Apo’nun mesajı budur: Eğer Türkiye bu darboğazı Kürtlerle çözerek aşmak istiyorsa biz varız" diye ekledi.
"Alternatifsiz değiliz"
Abdullah Öcalan’a bağlı olduklarının altını çizen Karayılan, şöyle devam etti:
“Bu hareketin fikir ve düşüncesini Önder Apo yaratmıştır; bizler de Önder Apo’ya katılmışız. Şayet Önder Apo, şimdi 10 yıl boyunca bir konu üzerine yoğunlaşmışsa, biz kesinlikle ona inanıyoruz ve kendisine katılıyoruz. Ancak devlet buna gelmezse ve önünü açmazsa, ‘sizi silahla yok edeceğim’ derse, öyle yağma yok. O zaman biz 41 yıllık tecrübe temelinde taktiğini belirlediğimiz, doktrinimizi netleştirdiğimiz, planlamasını yaptığımız toplantımıza göre yaklaşırız.
Bu temelde Kuzey de dahil olmak üzere her yerde güçlü hamleler gelişir. Özcesi, imkanlarımız vardır; seçeneksiz değiliz ve hiçbir şeye mecbur da değiliz. Askeri olarak da siyasi olarak da seçeneklerimiz vardır. Biz de bölgesel düzeyde bir gücüz. İlişkiler yaratabiliriz ama biz özgücümüze dayanarak; her türlü saldırı karşısında kendimizi koruyabilir ve gelişme sağlayabiliriz."
"Hem barışa hem de savaşa hazırız"
Bu Haber 265 defa okunmuştur.Son olarak, PKK’nin barışçıl çözüm sürecine açık olduğunu belirten Karayılan, "Eğer devlet barışı gerçekten istiyorsa, Önder Apo’nun dediği gibi mücadeleyi siyasi ve hukuki zemine çekmelidir. Hem Önder Apo’nun çağrısı temelinde barış ve çözüm sürecine hazırız hem de devlet bunu kabul etmeyip de üzerimize gelirse savaşa da hazırız. Bunu herkes bilmeli” dedi.





