İlk yazılı keşif: Alfabeyle yazılmış en eski cümle ortaya çıktı!
PeyamaKurd - Tarihte ilk yazılı kaynaklara ilişkin yeni bir keşif yapıldı. Alfabe ile yazılmış ilk cümle ortaya çıkarıldı.
Yazının keşfiyle birlikte yaklaşık 3 bin 800 yıl önce ortaya çıkan ve en eski alfabe olarak nitelenen Kenan yazısı, beş yıllık çalışmanın ardından sonunda uzmanlar tarafından çözüldü.
Kenan yazısı 5 yıllık çalışmayla ortaya çıktı!
İlk alfabenin bir fildişi tarağın üzerinde yazılı olduğu belge, "Bu dişler, saç ve sakal bitlerini kökünden söksün" sözlerini kapsıyor. Yaklaşık 3 bin 800 yıl önce ortaya çıkan ve "en eski alfabe" diye nitelenen Kenan yazısı, 5 yıllık çalışmanın ardından sonunda uzmanlar tarafından çözüldü.
Bilinen ilk alfabeyle yazılmış en eski okunaklı cümle, MÖ 1700'lü yıllardan kaldığı düşünülen bir bit tarağı üzerinde bulundu. The Guardian'ın haberine göre eşsiz buluntu, Yehuda Krallığı'nın en önemli ikinci şehri olarak bilinen Lachish'te yapılan kazılarda ortaya çıkarıldı.
Uzmanlar, Kenan yazısı olduğunu doğruladı!
3,5 santimetreye 2,5 santimetre boyutlarındaki tarak, aslında 2017'de gün yüzüne çıkarılmıştı. Ancak tarağın üzerindeki yazıların analizi epey uzun sürdü.
Buluntuyu inceleyen uzmanlar, taraktaki işaretlerin yaklaşık 3 bin 800 yıl önce ortaya çıkan ve en eski alfabe diye nitelenen Kenan yazısı olduğunu doğruladı. Araştırmacılar, karbon tarihleme yöntemiyle tarağın tam olarak ne zaman yapıldığını öğrenmeye çalışsa da çabalar net sonuç vermedi.
Ancak tarihi metinleri ve diğer ipuçlarını göz önünde bulunduran ekip, tarağın MÖ 1700 civarında yapıldığını tahmin ediyor.
Eski taraklar tahtadan, kemikten ve fildişinden yapıldı!
Tarak aşınmış ve dişlerinden birçoğunu kaybetmiş durumda. Yine de geriye kalan izler, dolaşık saçların ayrılması için 6 geniş aralıklı dişe ve bitleri ayıklamak için de 14 dar aralıklı dişe sahip olduğunu gösteriyor.
Araştırmacılara göre eski taraklar tahtadan, kemikten ve fildişinden yapılıyordu. Fildişinden yapılan eşyalarsa zenginlik göstergesiydi.
Yazı yaklaşık 5 bin 200 yıl önce Mezopotamya ve Mısır'da ortaya çıktı. Ancak bu erken yazı sistemleri alfabetik değildi. Genellikle kelimeleri ve heceleri temsil eden çok sayıda işaret vardı.
"Bu dişler, saç ve sakal bitlerini kökünden söksün" yazısı!
Alfabenin ortaya çıkışı daha sonra oldu ama arkeolojik kanıtların yetersizliğinden dolayı tam olarak ne zaman icat edildiği bilinmiyor. Birçok araştırmacı alfabenin yaklaşık 3 bin 800 yıl önce ortaya çıktığını düşünüyor. Öte yandan 4 bin 300 yıl önce icat edildiğine dair ipuçları da var.
Ayrıca insanların alfabeyi ne şekilde kullandığı da gizemini koruyor. Çünkü bulunan en eski metinler hem çok kısa hem de deşifre edilmeleri çok zor. Bu yüzden uzmanlar, fildişi tarağın üzerindeki yazının çok önemli bir keşif olduğunu söylüyor.
Buluntu, insanların aslında binlerce yıldır bitlere karşı mücadele ettiğini ve fildişi taraklara sahip en zengin kesimlerin bile bitlenmekten kaçamadığını gösteriyor. Sivri uçlu fildişi tarağın üzerinde "Bu dişler, saç ve sakal bitlerini kökünden söksün" yazıyor.
İşaretler 17 harfi temsil ediyor!
Antik Yahudi kenti Lachish'teki kazılara liderlik eden Prof. Dr. Yosef Garfinkel, "Bu yazıt çok insani" diye konuştu. Kudüs İbrani Üniversitesi'nde görev alan arkeolog, "Tarağınız var ve tarakta saç ve sakaldaki bitleri yok etme dileğiniz yazıyor" diye ekledi:
Hakemli bilimsel dergi Jerusalem Journal of Archaeology'de yayımlanan araştırmaya göre, tarağın üzerindeki işaretler 17 harfi temsil ediyor. En önemlisi de bu harfler, Lachish antik kentinde konuşulan eski Kenan dilinde yazılmış eksiksiz ve anlaşılır bir cümle oluşturuyor.
Tarakla aynı zaman diliminden birkaç uzun yazıt da var. Ancak araştırmacılar, bu metinleri okumakta zorlandı ve bunların ne hakkında olduğu anlaşılamadı.
"İnsanlık tarihi boyunca bitler sorun olmuş"
Washington Üniversitesi'nden Sami dilleri uzmanı Christopher Rollston, "Eski alfabetik yazıtlar genellikle çok kısa; sadece birkaç harften ve genellikle bir kişinin veya bir nesnenin adından oluşuyor" ifadelerini kullandı.
Bu Haber 42091 defa okunmuştur."Bu yazıtın sıradan yaşantıyla ilgili olması ise özellikle büyüleyici" diyen Rollston, şöyle devam etti:
"İnsanlık tarihi boyunca bitler sorun olmuş. Ve bu yazıt, eski zamanlarda zengin ve ünlülerin bile bu tür sorunlardan muaf olmadığını net biçimde ortaya koyuyor."