PeyamaKurd - Alman basınında 31 Mart yerel seçimleri geniş yer buldu. Analiz ve yorumlar, Erdoğan'ın elindeki tüm imkanları seferber etmesine rağmen ağır bir yenilgi aldığına dikkat çekiyor.

Frankfurter Allgemeine Zeitung’un internet sayfasında yer alan yorumda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mahallî seçimlerde yer almamasına karşın etkin rol oynadığı seçimlerde aldığı mağlubiyete dikkat çekiliyor:

“Bu, tıpkı vakitte oy pusulasında yer almasa da Erdoğan için de bir hezimet. AKP’nin seçim kampanyası, Cumhurbaşkanına nazaran şekillendirilmişti. Erdoğan, elindeki tüm devlet aygıtlarını kendisi için sembolik bir ehemmiyet taşıyan metropolleri partisinin geri alması için seferber etti.

AKP’nin İstanbul adayı Murat Kurum Erdoğan’ın gölgesinde kaldı. Kabineden çok sayıda bakan onun için seçim kampanyası yürüttü.”

“AKP’nin kalesi” olarak görülen pek çok bölgede CHP’nin zafer elde ettiğine dikkat çekilen yorumda, lokal sçeimlerin Türkiye’deki siyasi tabloyu değiştirme potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor. İktidarın aldığı ağır mağlubiyetin kaçınılmazlığını hazırlayan sebeplere ait de şu satırlar göze çarpıyor:

“Seçim sonuçları halkın yüzde 67 civarındaki yüksek enflasyondan duyduğu büyük memnuniyetsizliğin tezahürü. Çalışan nüfusun yarısından fazlasının aldığı taban fiyat, bırakın kira ve giysi masraflarını karşılamayı, artık bir ailenin sağlıklı bir halde beslenmesine bile yetmiyor. Geçen yıl Mayıs ayında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında da durum daha güzel değildi. Fakat o periyotta Erdoğan yeniden de seçmenlerini oyalamayı başarmıştı.”

Spiegel: Nabız yoklamasının sonucu âlâ görünüyor

Der Spiegel’in internet sayfasında yer alan izlenimde Erdoğan’ın İstanbul’a atfettiği ehemmiyet ve aldığı ağır hezimete ait şu satırlar göze çarpıyor:

“Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bir yıl sonra yapılan mahallî seçimler, Erdoğan için bir nabız yoklaması olarak görülebilir ve bu yoklama sonucu düzgün görünmüyor. (Erdoğan’ın) odağında her şeyden evvel İstanbul vardı. Siyasi kariyerine burada Belediye Başkanı olarak başlayan Erdoğan için bu kent özel bir kıymete haiz. Kent ülke geneli için de kritik kıymette. Daima denildiği üzere; İstanbul’u alanın ülkenin gelecekteki Cumhurbaşkanı olmak için de talihi yüksek. Bu nedenle Erdoğan için partisi AKP’nin kenti geri alması özel bir kıymette taşıyordu. Adayı Murat Kurum’la birlikte kamuoyu önünde tekraren oy istedi. Lakin Cumhurbaşkanının kendisi ve çok sayıda kabine üyesi seçim kampanyasına dahil olarak Kurum’u desteklese de adayı buna karşın – ya da tam da bu yüzden sönük kaldı.”

Süddeutsche Zeitung’da yer alan Raphael Geiger imzalı İstanbul’dan seçim izleniminde ise İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığını tekrar kazanan Ekrem İmamoğlu’nun seçim zaferine ait şu satırlara yer veriliyor: “Şehri kazandı, tahminen de birkaç yıl içinde tüm ülkeyi de kazanacak. Lakin şu anda onun olan şey bu gece.”

İmamoğlu’nun zafer konuşmasını izleyen Geigner, İBB Başkanı için şu ifadeleri kullanıyor: “Bu adamı bu kadar büyülü yapan şeyin ne olduğunu söylemek güç. Fazla bir şey söylemesine de gerek yok. Sahnedeyken, bir şovmen üzere İstanbul’un farklı semtlerini alkışlar ortasında sayması kâfi.”

RND: Erdoğan için ağır yenilgi

RedaktionsNetwerk Deutschland’da (RND) yer alan “Erdoğan için ağır yenilgi” başlıklı tahlil bundan sonraki sürece odaklanıyor. Erdoğan’ın anayasaya nazaran bir kere daha Cumhurbaşkanlığına aday olamayacağına, fakat Cumhurbaşkanının muhtemel bir anayasa değişikliğini sık sık lisana getirdiğine dikkat çekilen yazıda şu tabirlere yer veriliyor:

“Bundan sonra Erdoğan’ın lokal seçim sonuçlarını nasıl yorumlayacağını ve anayasa ıslahatı planlarını devam ettirip ettirmeyeceğini görmek değişik olacak. Pazar akşamı Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı sarayından bu bahiste rastgele bir açıklama gelmedi. Lakin net olan bir şey varsa o da 2012’den bu yana bir düzine seçim kazanan ‘yenilmez Erdoğan’ efsanesinin çatırdamaya başladığı.”

DW/

Bu Makale 34162 defa okunmuştur.